Duygusal ÇEVİKLİK

Önünde seçenekler var ve bir sürü belirsizlik. Hangi yolu seçeceksin? ;

Kaptan akşam yemeği için aşağı inmek üzereyken, nöbetçi birden

“Işık var efendim. İki mil önümüzde.diye bildirmiş.

“O halde gemiye işaret ver” diye emretmiş Kaptan

“Çarpışma rotasındasınız. Rotanızı 20 derece değiştirin.”

Az sonra ışığın kaynağından cevap gelmiş,

“Sizin rotanızı 20 derece değiştirmeniz tavsiye olunur.”

Kaptan hakarete uğradığını hissetmiş. Bir mesaj daha gönder. Şöyle de:

“35 bin tonluk zırhlı savaş gemisi Defiant’ın kaptanı konuşuyor. Rotanızı 20 derece değiştirin.”

Cevap gelmiş

“Ben de ikinci sınıf denizci O’Reilly. Rotanızı hemen değiştirin”

Öfkeden yüzü kıpkırmızı olan Kaptan,

“Biz amiralin sancak gemisiyiz. Rotanızı değiştirin.” diye bağırmış.

Er O’Reilly’nin cevabı birkaç saniye sonra gelmiş:

“Biz de deniz feneriyiz efendim.”

Duygusal Çeviklik – Dr. Susan David

Hayatta ilerlerken bizi kayalıklar kadar duygusuz ilişkilerden uzak tutacak deniz fenerleri yoktur

Bu hafta Harvard Medical School ‘da ödüllü psikolog Dr. Susan David‘in “Duygusal Çeviklik” (Emotional Agility) kitabını yorumlamak istedim.

Çoğu yerin altını çizdiğim kitap gerçekten kendi “çevik”liğimizi anlamak ve geliştirmek için net ve çok etkileyici bir süreç tasarımı sunuyor. Bir çok araştırmaya referans veren ve kendimizi sorgulamamızı sağlayan bu kitabı tavsiye ederim.

Kitabın amacı özetle duygularınızın daha fazla farkına varmanıza, onları kabul edip onlarla barışmanıza ve sonra da duygusal çevikliğinizi (emotional agility) arttırarak gelişmenize yardımcı olmak.

Duygusal çeviklik düşüncelerinizi kontrol etmek veya kendinizi daha olumlu düşünmeye zorlamak değildir.
Çünkü araştırmalara göre düşüncelerinizi olumsuzdan (“Bu sunumu mahvedeceğim”) olumluya çevirmek (“Göreceksin harika bir iş çıkaracağım” genellikle işe yaramıyor ve hatta ters etkiye neden olabiliyor.

Duygusal çeviklik gevşemekle, sakinleşmekle ve daha anlamlı bir yaşam sürmekle alakalıdır. Duygusal uyarı sisteminize nasıl tepki vereceğinizi seçmekle ilgilidir. Bu kavram, Nazi ölüm kampından kurtulan ve insanlar olarak potansiyelimizi gerçekleştirebileceğimi daha anlamlı bir yaşam sürme konusunda “İnsanın Anlam Arayışı” kitabını yazan psikiyatrist Viktor Emil Frankl’ın tarif ettiği yaklaşımı destekliyor: “Uyaran ile tepki arasında boşluk vardır” diye yazıyor Frankl.
“O boşlukta tepkimizi seçme gücümüz bulunur. Tepkimizde de gelişimimiz ve özgürlüğümüz yatar.”

Çevik takımın tamamının bir insan, bir kişi olduğunu düşünelim.

“Uyaran” –> İşler, beklentiler, yeni bir olay, ritüeller

“Çevik Takım” –> Çevik bir çerçevede (scrum) süreç işletiyoruz, değerlerimiz, prensiplerimiz var, odaklandığımız bir amaç, hedef var.

“Tepki” –> Çıktılarımız, ürettiklerimiz ve iyileştirmelerimizin tamamı.

“Tepkilerimiz” tekrar “Uyaran” ı besliyor ve “Çevik takım” olarak farkına varıyoruz, öğreniyoruz ve gelişiyoruz. Olgunlaşıyoruz.

Duygusal Çeviklik yolunda bir çok engelimiz var, en büyüğü kendimiz ve altımızdaki zemin kayarken yüz üstü düşmemek için atik olmamız şart.

Boşverelim engelleri düşünmeyi şimdi.

Çünkü Duygusal Çevikliğin nihai hedefi, mücadele ve gelişim hissini ömür boyu canlı ve iyi tutmaktır.

Duygusal Çevikliğinizi geliştirmek için şu 4 adımı uygulayabilirsin;

  1. Kendini göster : Başarının %80’i bu.
  2. Araya Mesafe Koy : Düşünce ve duygu arasına. Zor anlarda kendine dışardan bir bak.
  3. Amacın doğrultusunda yürü : Seçenekler arasında değer ve hedeflerine göre seçim yap.
  4. Ve Yola devam et : Kendini zorla, mücadeleye devam ve bırakma. (Sharpen your saw)

Sorun şu ki, hepimiz bir şeyleri yanlış anlıyoruz…

Bu yüzden sakın Oltaya takılma (Suçlama, Maymun zihinlilik, Eski fikirler ve İnatçı dürüstlük)

Kırmızı Balık gölde, kıvrıla kıvrıla yüzüyor, balıkçı Hasan geliyor, oltasını atıyor Kırmızı balık dinle, sakın yemi yeme, balıkçı seni tutacak, sepetine atacak. 🙂

Diyelim ki oltaya takıldın. Kurtulmak için; içine atma ve kara kara düşünme!

Kitap özetini aşağıdaki gibi kısaca “mind map” üzerinde göstermeye çalıştım.

Susan David’in 8,5 milyon kişi tarafından izlenen sadece 16 dk’lık “Duygusal Cesaret’in Gücü” konulu TED konuşmasını da aşağıya bırakıyorum. Kendinizi keşfetmeniz dileğiyle …

 

 

Erkan SARIKAYA

Enterprise Agile Coach



Bir yanıt yazın